T. C. Hamburg Başkonsolosluğu Çalışma ve Sosyal Güvenlik
Ataşeliği Uzman Hasan Basri Arıcı, 24 Haziran Cuma akşamında
DİTİB (Diyanet İşleri Türk İslam Birliği) Landesverband da düzenlenen
Meslek Eğitimi ve Yerleri Bilgilendirme Toplantısı’nda
konuştu. Alman eğitim sistemini Avrupa’nın en başarılı eğitim
sistemlerinden biri olarak değerlendiren Hasan Basri Arıcı,
sendikaların Birinci Dünya Savaşı’ndan sonra da mesleki eğitimle
ilgilenmeye başladığını vurguladı. Tüm mesleklerin Almanya’da
güncellendiğini, bazı mesleklerin ise listeden çıkartıldığını
belirten Arıcı, gençlerin çoğunun 15-16 yaşlarında
ikili bir meslek eğitimine başladığını kaydederek, “Almanya’da
işverenlerin çeyreği çırak istihdam ediyor” diye konuştu.

Emin Sağlık
Hamburg / Türkses
“Alman eğitim sistemi başarılı”
“Alman eğitim sistemi Alman devletinin eğitime
verdiği önem ve ayırdığı güçlü mali kaynak sonucunda
Avrupa’nın en başarılı eğitim sistemlerinden
biri” diyerek sözlerine başlayan Çalışma ve Sosyal
Güvenlik Ataşeliği Uzmanı Hasan Basri Arıcı, sözlerine
şöyle devam etti: “Refah düzeyinin yüksek olması
ve teknolojinin tüm nimetlerini eğitime
yönlendiren Alman devleti uzun vadeli çalışmalarının
ürününü yetiştirdiği nitelikli kadrolarla alıyor.
Çocuk yuvalarından başlamak kaydıyla yüksek öğrenimin
bitişine kadar olan tüm devlet okul ve üniversitelerinin
giderlerinin büyük bölümünü devlet
karşılıyor ve bu yönüyle halen Avrupa’nın parasız
eğitim yapılan birkaç ülkesinden biri olma konumunu
koruyor”. Almanya’nın sosyal devlet olma
özelliği nedeniyle öğrencilere birçok burs olanağı
sunduğunu belirten Hasan Basri Arıcı, özellikle üniversite
öğrenimi görmek isteyen gençler için bir cazibe
merkezi hâline gelmesinin bunun sonucu
olduğunu kaydetti. Federal Almanya Cumhuriyetinde,
meslek eğitiminin ekonomik gelişmenin temeli
ve esas unsurlarından olduğunu belirten Arıcı, “Bu
alanda yapılan bütün yatırımlar gelecek için yapılan
yatırım olarak değerlendiriliyor, planlanıyor ve uygulanıyor”
diye konuştu.

“Sendikalar mesleki eğitimle ilgilendi”
Almanya’da mesleki eğitimin tarihçesine ilişkin
bilgiler veren Uzman Arıcı, “Bu eğitim 1182 yılına
kadar uzanır. Zanaatkârlar o tarihte bir meslekte çalışacak
kişilerin hangi yeterliliklere sahip olması gerektiğinin
listelerini yaptı. Almanya’da bir mesleğin
nasıl öğrenilmesi ve uygulanması gerektiğine en iyi
o işi yapan zanaatkarların karar vereceğine inanılıyor.
Devlet görevlileri ise bunu yasal çerçeveye
oturtmakla görevlidir” ifadelerini kullandı. Meslek
sahiplerinin ve onların örgütlerinin mesleki eğitim
sisteminin en önemli parçası olduğunu vurgulayan
Arıcı, sözlerini şöyle sürdürdü: “18. ve 19. yüzyılda
sanayi devrimine uyum sağlayacak birtakım değişiklikler
yapıldı. Devlet ilk defa bu dönemde mesleki
eğitime karışmış ve birtakım yasal düzenlemeler getirdi.
1869 yılında zanaat meslekleri ile ikili sistem
resmî çerçeveye alındı. Daha sonra sanayi meslekleri
de bu sistem içerisine alınarak uygulama alanı genişletildi.
1921 yılında, gerekli kanuni düzenlemeler
yapılarak ikili meslek eğitim sistemi geliştirildi,
1938’de kanunlarda yapılan değişikliklerle de işletmelerin
çıraklarını eğitime gönderme zorunluluğu
getirildi”. Sendikalar Birinci Dünya Savaşı’ndan
sonra da mesleki eğitimle ilgilenmeye başladığının
altını çizen Arıcı, “Özellikle maaş miktarları üzerinde
tartışmaya taraf oldu. 1969’da Çıraklık Kanunu çıkarıldı,
2005’de bu kanun reforma tabii tutuldu. Ama
kanunun ve ikili sistemin ruhu çok değişmedi” ifadelerini
kullandı.

“Tüm meslekler güncellendi”
İşletme ağırlıklı bir eğitim modelinin Alman
mesleki eğitim sisteminin en önemli bölümü durumunda
olduğunu aktaran Uzman Hasan Basri Arıcı,
şunları ekledi: “Mesleki eğitim merkezleri her eyaletin
eğitim bakanlığına bağlı. Finansmanı eyalet tarafından
karşılanmakla birlikte sosyal tarafların da
katkısı oluyor”. Almanya’da zorunlu eğitimi tamamlayanların
%55’inin ikili sisteme, %10’unun okul
ağırlıklı meslek liselerine, %35’inin üniversiteye hazırlayan
okullara devam ettiğini anlatan Uzman
Arıcı, “İkili sistemde halen 343 meslek dalında eğitim
veriliyor. Geçtiğimiz yıllarda tüm meslekler güncellendi,
bazı meslekler listeden çıkartıldı, bazı çalışma
alanları ise meslek olarak kabul edildi” dedi.

“Gençler meslek eğitimine başlıyor”
Eğitim programlarının asgari standartlarının
Eğitim Bakanlığı tarafından hazırlandığı bilgisini paylaşan
Hasan Basri Arıcı, “Bu standartlar tüm ülkede
bir örnek olarak uygulanıyor ve kesin bir çerçeve çiziyor.
Özellikle okul ve işletme eğitiminin uyumlu olmasına
dikkat ediliyor. Çıraklık eğitimine gidenler bir
eğitim sözleşmesi yapıyor. Çıraklık eğitimi görenlerin
çalışan ve öğrencilerden farklı pozisyonu bulunuyor”
şeklinde konuştu. Almanya’da her yıl 500 bin civarında
kişinin sınav sonucunda belge aldığını ifade
eden Arıcı, “Gençlerin çoğu dokuz veya on yıllık okul
devresinden sonra 15 veya 16 yaşlarında ikili bir
meslek eğitimine başlıyor. Yükseköğrenime hak kazanmış
veya hiçbir mezuniyeti olmayan gençler de
ikili meslek eğitimine başlayabiliyor” açıklamasında
bulundu. Arıcı, sözlerine şunları ekledi: “Çıraklık eğitiminde
oto-kontrol; sanayi ve ticaret odaları, esnaf
ve sanatkâr odaları, serbest meslek odaları, ziraat
odaları gibi tarafların eğitimleri sürekli denetlemeleri
ile sağlanıyor. Bu da eğitimin kalitesini arttırıyor,
tarafların iş birliğini geliştiriyor”. Almanya’da gençlerin
işsizlik oranının diğer AB ülkelerine göre nispeten
düşük olmasının ikili sisteme dayandığına işaret
eden uzman, “Araştırmalar, ikili sistemden mezun
olanların %90’ının bir yıl içinde iş bulabildiklerini
gösteriyor. Hayat boyu öğrenme faaliyetlerinin yaygın
ve kolay ulaşılabilir olmasının da etkisiyle, meslek
sahibi olanların yaklaşık yarısı 7-8 yıl içinde yeni
bir meslek öğrenmek için eğitim alıyor” ifadelerini
kullandı.

“Çıraklar istihdam ediliyor”
Almanya’da işverenlerin çeyreğinin çırak istihdam
ettiğini anlatan Uzman Arıcı, çıraklık sisteminde
en yaygın sorunun eğitim verilecek işletme bulma
sürecinde yaşandığını belirtti. Arıcı, konuşmasında
şu ifadelere yer verdi: “Bu çerçevede vatandaşlarımıza
ve özellikle gençlerimize meslek eğitimi hakkında
bilgi vermek, meslek branşlarını tanıtmak ve
onların meslek eğitim imkânlarından daha fazla faydalanmalarını
sağlayarak iş piyasasında daha iyi iş
imkânları bulmalarına yardımcı olmak ve görev bölgemizde
yaşayan vatandaşlarımızın kurdukları sivil
toplum kuruluşları ile meslek eğitim çalışmaları
yapan Alman kuruluşları arasındaki ilişkileri geliştirmek
amacıyla, Hamburg Çalışma ve Sosyal Güvenlik
Ataşeliğimizin girişimiyle, Hamburg Başkonsolosluğumuz
ile Deutsche Bahn (Alman Demir Yolları)
mesleki eğitim alanında ortak işbirliği yapılmasını
kararlaştırdı. Hamburg’da her yıl 5.000 zanaatkârın
iş piyasasından çekilmesi, buna karşın sadece 2.500
kişinin meslek eğitimine başlaması ve bu mesleklerde
açığın giderek büyümesi iş birliği yapılmasında
belirleyici oldu”.
Alman Demir Yolları’nın, dünya çapında yaklaşık
336.000 kişiyi istihdam ettiklerini işletme yetkilerinden
aldığı bilgilere dayandırarak belirten Arıcı, “Bunların
yaklaşık 217 bininin Almanya’da bulunduğunu,
dünya çapında yaklaşık 140 ülkede temsilciliklerinin
olduğunu belirttiler” dedi. Yetkililerin şeffaflık, diyalog
ve çalışanlarının gelişimine de önem vererek;
performans, beceri, potansiyel ve gelişimi, zorunlu
programlarının bir parçası hâline getirdiklerini, bu
amaçla kalifikasyon ortakları DB Training ve DB Academy
olarak kapsamlı ve profesyonel bir kurs yelpazesi
sunduklarını anlatan uzman, “Bunun yanı sıra
çalışanlarına hizmet içi eğitimlerle ve seminerlerle
destek verdiklerini de ifade ettiler” diyerek sözlerini
noktaladı.

Yorum Yap